ATATÜRK II
Disney + platformunun, Koskoca Türkiye Cumhuriyeti’nin seksen küsur yıldır yapamadığı bu eşsiz dehaya yakışır bir Atatürk dizisi yapma projesine soyunması on yıllardır beklediğimiz çok iyi bir haberdi.
Ancak halen net olmayan sebeplerle dizi formatından son anda çıkartılıp, iki bölüm halinde sinemalarda yayınlanmaya karar verilmesi ülkemizde son derece haklı tepkiler doğurdu. ABD’deki Türk düşmanı odakların bu dizinin dünya çapında dağıtımını engellemesi bizim bir ayıbımızdır.
Bu projeyi dizi formatında görmek isterdim. Ancak, o olasılık rafa kalkmış durumda.
Aras Bulut İynemli, rolünün altından büyük bir başarı ile kalkmış. Mustafa Kemal olduğuna inandırıyor sizi. Sarp Akkaya da Enver Paşa rolünde iyi.
Ancak, yardımcı oyuncuların bu seviyede olamayan performansları ise bu filmde daha çok gözüme battı. Atatürk’ün yaşı ilerledikçe annesi ile çeyrek asırlık yaş farkı adeta ortadan kalkmış. Songül Öden bir an bile 60 küsur yaşında bir kadın olduğuna inandıramıyor sizi.
İlk filmde de inandırıcı değildi ama bu filmde iyice ayyuka çıkmış bu durum.
Ayrıca, Liman VonSanders başta olmak üzere yabancı karakterler fazlaca sırıtıyorlar.
Senaryo ve kurgu yine çok iyi ama kusursuz değil. Mustafa Kemal’in Enver Bey ile çekişmesi tarihin yazdığından biraz daha ateşli bir şekilde tasvir edilmiş dramatik etki açısından.
Kostüm ve setler yine harika.
Savaş sahneleri, Atatürk’ün kâbus sahneleri çok iyi çekilmiş, çok ustaca kurgulanmış.
Ata’mızın ansiklopedilere sığmayacak hayatının ilk 38 yılından, ilk filme göre daha kurgusal bütünlükte kesitler veren bu filmi kaçırmayın. Pişman olursunuz. Sinemada seyredilmesi gereken bir film.
Filmin tek eksisi, Türkiye için üretilmiş olması. Yabancı seyircilerin, hatta Atatürk’ün hayatını iyi bilmeyen cahil bir vatandaşımızın bile anlayamayacağı inceliklerle dolu.
İlk defa Ata’mızın şanına yaklaşan bir film yapılmış. Mutlaka gidip, sinemada seyredin. En az bir kez.
Bir kez daha kendi adıma anladım ki, kısa sayılacak bir yaşama bu kadar büyük devrimler, atılımlar sığdıran bu dehanın hayatı en azından 10 bölümlük bir dizi olmalıydı.
Filmin Mayıs 1919’daki finali hem gözünüzden yaş getirecek, hem de sıcak bir gülümseme armağan edecek size.
Böyle bir ülke ortamında devamı gelmeyecek bu projenin ilkini 1.6 milyon kişinin seyretmesi; ikincisini ise 600 bin kişinin bile seyretmemesi, Disney’in bize yaptığından daha büyük ve her zamanki gibi kendi kendimize yaptığımız bir ayıp.
“Mesuliyetin yükü ölümden ağırdır”
SinemAdem iyi seyirler diler.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder